Yapay Zeka Gelecek mi, Geleceğimiz mi?

Merhaba değerli Ulusal Ajans okurları,

Önce ki yazılarda; Akıllı cihazların hayatımızı nasıl kolaylaştırabileceğini, Van esnafının teknolojiyi nasıl bir fırsata çevirebileceğini ve dijital dolandırıcılıklara karşı nasıl korunabileceğimizi konuştuk. Tüm bu yazıların ana temasında, teknolojinin bir tüketim aracı değil, hayatımızı dönüştüren bir asistan olması gerektiği fikri yatıyordu. Bu hafta, bu asistanı daha yakından tanıyacağız: Yapay Zekâ (AI).

Son zamanlarda her yerde duyduğumuz bu kavram, kimilerinde heyecan yaratıyor, kimilerinde ise “Acaba işlerimizi elimizden alacak mı?” sorusunu doğuruyor. Özellikle Vanlı gençler için bu sorunun cevabı, sadece bir teknoloji tartışması değil, aynı zamanda geleceklerini şekillendirecek kritik bir konu. Peki, yapay zekâ sadece bir gelecek hayali mi, yoksa şimdiden bizim geleceğimizin bir parçası mı?

Yapay Zekâ, Sadece Bir Yazılım Değil, Bir Fırsatlar Ekosistemi

Yapay zekâ, bilgisayarların insan gibi düşünme ve öğrenme yeteneği kazanmasını sağlayan bir teknoloji dalı. Ancak onu sadece teknik bir araç olarak görmek, büyük bir resmi kaçırmak anlamına gelir. Çünkü yapay zekâ, Van’da da somut adımlarla karşılık buluyor ve bir dönüşümün habercisi oluyor.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ), bu dönüşümün eğitim ayağını kurmak için önemli bir adım attı. Üniversite bünyesinde, yapay zekâ, dijitalleşme ve büyük veri alanlarında nitelikli insan kaynağı yetiştirmek amacıyla beş yeni lisans ve ön lisans programı açılması planlanıyor. Bu programlar, sadece mühendis yetiştirmeyi değil, aynı zamanda matematiksel analiz ve lineer cebir gibi temel bilimlerde derin bilgiye sahip, yapay zekâ teknolojilerini farklı sistemlerle birleştirebilecek uzmanları yetiştirmeyi hedefliyor.

Fakat üniversitelerin kapıları herkese açık olmayabilir. Peki, eğitim hayatının dışında kalan gençler için neler oluyor? İşte bu noktada, Van Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu Dijital Gençlik Merkezi (DİGEM) devreye giriyor. Bu merkez, 19-29 yaş arası gençlere yapay zekâ, yazılım ve veri analizi gibi alanlarda ücretsiz eğitimler veriyor. En güzeli ise, bu eğitimlerin sadece teorik bilgiyle sınırlı kalmaması. Eğitimden sonra sunulan mentorluk ve staj programları sayesinde gençlerin istihdama girmesi için somut bir köprü kuruluyor.

Bu gelişmeler, Van’ın geleceğe dair bir vizyonu olduğunu gösteriyor. Artık Van, sadece doğal güzellikleri ve tarihiyle değil, aynı zamanda teknoloji alanında yetişen genç beyinleriyle de anılacak bir şehir olma yolunda.

Teknolojiyi Tüketmekten Üretmeye Geçmek

Ancak bu olumlu tablo, bir tehlikeyi de beraberinde getiriyor: teknoloji bağımlılığı. Daha önce akıllı cihazların bizi esir almaması gerektiğini konuşmuştuk. Van YYÜ’de de Genç Yeşilay Topluluğu gibi kuruluşlar, bu konuya dikkat çekerek gençleri teknoloji bağımlılığına karşı bilinçlendirmek için çalışmalar yürütüyor.

Peki, bu iki durum arasındaki dengeyi nasıl kuracağız? Cevap basit: Teknolojiyi pasif bir şekilde tüketmek yerine, onu aktif bir şekilde üretmeye ve kariyerimize entegre etmeye odaklanarak. Dijital Gençlik Merkezi’nin açılması, gençlere bu geçişi yapmaları için harika bir fırsat sunuyor. Örneğin, yapay zekâdan bahsederken yazılım mühendislerinin işini bitireceği düşüncesi yaygın bir kanı. Oysa, alanında uzman bir iş insanı olan Cuneyd Zapsu’nun Van’daki gençlerle yaptığı bir buluşmada belirttiği gibi, yapay zekâ tam tersine, farklı bileşenleri bir araya getirebilen ve matematik gibi temel bilimlerde güçlü olan yazılım mühendislerinin değerini daha da artıracaktır.

Geleceğe Yönelik Somut Adımlar:

• Merakınızı Canlı Tutun: Yapay zekâ ile ilgili haberleri, makaleleri ve gelişmeleri takip edin.
• Yetkinliklerinizi Geliştirin: DİGEM gibi merkezlerin sunduğu ücretsiz eğitim fırsatlarını değerlendirin. Kodlama, veri analizi gibi alanlarda kendinizi geliştirin.
• İş Birliği Arayın: Üniversitelerin ve teknoparkların sunduğu girişimcilik ekosistemlerine katılın. Fikrinizi bir projeye dönüştürmek için mentorluk desteği alın.
• Teknolojiyi Asistanınız Yapın: Daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi, teknolojiyi sadece eğlence için değil, üretkenliğiniz ve verimliliğiniz için kullanın. Yapay zekânın sadece bir sohbet robotu olmadığını, aynı zamanda bir asistanınız, bir proje yöneticiniz ve hatta bir kariyer danışmanınız olabileceğini unutmayın.

Sonuç olarak, yapay zekâ bir gelecek hayali değil, tam da içinde bulunduğumuz çağın gerçeği. Vanlı gençler için yapay zekâ bir tehdit değil, aksine kariyerlerini şekillendirebilecekleri, şehrin ve ülkenin geleceğine katkıda bulunabilecekleri devasa bir fırsat sunuyor. Önemli olan, bu fırsatın farkına varmak ve onu doğru bir şekilde kullanmaktır. Unutmayın, teknoloji size hizmet ettiği sürece özgürsünüz. Bu hafta, teknolojiyi sadece bir asistan değil, bir iş ortağı yapmanın yollarını keşfettik.

Gelecek hafta yeni bir konuyla tekrar buluşmak dileğiyle, sağlıcakla kalın.