HÜDA PAR’ın Van’da düzenlediği Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı sonuç bildirgesinde, Kürt halkının dili, kimliği ve kültürünün anayasal güvence altına alınması, şiddetten uzak, adalet temelli bir çözüm süreci çağrısı yapıldı
HÜDA PAR’ın Van’da düzenlediği “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı”nın sonuç bildirgesinde, Kürt halkının dili, kimliği ve kültürünün anayasal güvence altına alınması çağrısı yapıldı. Çalıştayda, tekçi politikaların yerini adalet ve kardeşlik eksenli bir anlayışın alması gerektiği vurgulandı.
HÜDA PAR tarafından Kürt meselesinin tarihi, toplumsal ve siyasi boyutlarının ele alındığı “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı”nın ikincisi Van’da gerçekleştirildi.
Van Uygulama Oteli’nde geniş bir katılımla üç oturum şeklinde düzenlenen çalıştayda, Kürt meselesinin çözümüne ilişkin kapsamlı görüş ve öneriler dile getirildi.
Çalıştayın sonunda hazırlanan sonuç bildirgesi hem Türkçe hem de Kürtçe olarak okundu. Kürtçe metni HÜDA PAR GİK Üyesi Abdulsamet Yalçın, Türkçe metni ise Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Şahin kamuoyuyla paylaştı.
“Kürt halkının dili, kimliği ve kültürü anayasal güvenceye alınmalı”
Sonuç bildirgesinde, Kürt meselesinin Türkiye’nin toplumsal, siyasal ve kültürel yapısını derinden etkileyen temel bir sorun alanı olduğuna dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
“Kürt halkının dili, kimliği ve kültürü anayasal güvence altına alınmalı; ayrımcı ve asimilasyoncu politikalara son verilmelidir. Anadil hakkı, evrensel insan hakları çerçevesinde temel bir hak olarak tanınmalı; milyonlarca insanın dili olan Kürtçe, hukuki güvenceye kavuşturulmalıdır. Kürt kimliğiyle var olmanın önünde hiçbir fiili ve hukuki engel kalmamalıdır.”
Bildirgede, geçmişte uygulanan inkâr ve asimilasyon politikalarının Kürt toplumunda derin yaralar açtığı vurgulandı. Çözümün; adalet, insan hakları ve kardeşlik ekseninde şekillenmesi gerektiği ifade edildi.
“Tekçi politikalar yerine kardeşlik hukuku”
HÜDA PAR’ın açıklamasında, Kürt meselesinin yalnızca güvenlik temelli yaklaşımlarla çözülemeyeceği belirtilerek, “Farklılıkların tehdit değil, rahmet vesilesi olduğu anlayışı güçlendirilmelidir. Allah’ın ayetlerinden biri olan diller üzerindeki tüm yasaklar kaldırılmalıdır” denildi.
Ayrıca, Kürt meselesinin sadece Türkiye’yi değil, Kürtlerin yaşadığı tüm bölge ülkelerini ilgilendirdiği vurgulandı:
“Çözüm arayışları, bölgesel gerçeklikler dikkate alınarak, barış ve kardeşlik hukukunu esas alan bir zeminde yürütülmelidir.”
“Medresetü’z-Zehra modeli ilham kaynağı olmalı”
Çalıştay bildirgesinde Bediüzzaman Said Nursi’nin “Medresetü’z-Zehra” ideali, bugün için Kürt meselesine insani bir çözüm modeli olarak gösterildi.
“Kürt gençlerinin kendi dillerinde eğitim görürken diğer dilleri de öğrenmeleri, ümmetin ortak bilgi birikimine katkı sağlayacak ve bölgesel barışı güçlendirecektir. Bu vizyon, yalnızca yerel değil; ümmetin yeniden dirilişi için evrensel bir idealdir.”
“Kürt ulemasının mirası yeniden ihya edilmeli”
Bildiride, yüzyıllardır ilim, hikmet ve adaletin taşıyıcısı olan Kürt ulemasının mirasına da dikkat çekilerek, “Bu coğrafyanın ihyası, ilmin rehberliğinde ve kardeşliğin sıcaklığında mümkündür” ifadelerine yer verildi.
“Kürtler Cumhuriyet’in asli kurucu unsurlarındandır”
HÜDA PAR, Kürtlerin Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet’in kuruluş sürecindeki rolünü hatırlatarak şu değerlendirmede bulundu:
“Kürtlerin ortak mücadele ve fedakârlığı, inkâr politikalarıyla gölgelenmiştir. Bu hakikatin teslimi ve Kürtlerin asli kurucu unsur olarak tanınması, hem adaletin hem de kardeşliğin gereğidir.”
“PKK’nin silahsızlanması bölgesel barışa katkı sağlar”
Bildiride, Türkiye’de yürütülen “Terörsüz Türkiye / PKK’nin tasfiyesi” sürecine de değinilerek, sürecin yalnızca Türkiye’nin değil, İran, Irak ve Suriye’deki Kürtlerin de geleceği açısından önemli olduğu ifade edildi.
“PKK’nin silah bırakması, Kürt meselesinin çözümünün önündeki en büyük engelin kalkması anlamına gelir. Sürecin başarıya ulaşması, bölge halklarının kardeşliğini ve istikrarını güçlendirecektir.”
“Çözüm şartsız ve pazarlıksız olmalı”
HÜDA PAR’ın sonuç bildirgesinde, atılacak adımların şartsız ve pazarlıksız olması gerektiği vurgulandı:
“Çözüm adımları herhangi bir pazarlığa konu edilmeden atılmalıdır. Bu adımlar ayrıştırıcı değil, birleştirici adımlardır. Kürt meselesinin adalet temelinde çözümü, ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ idealinin de vazgeçilmez bir unsurudur.”
Van’daki çalıştaya, akademisyenler, siyasetçiler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kanaat önderleri ve basın mensupları yoğun ilgi gösterdi.
HÜDA PAR yönetimi, çalıştaya katkı sunan tüm katılımcılara teşekkür ederek, barış ve kardeşlik temelli çözüm sürecine katkı sunmaya devam edeceklerini belirtti.
Kaynak: HABER MERKEZİ