Van Barosu’ndan İsrail’e Sert Tepki: “Bu Hukuksuzluk Kabul Edilemez”

Van Barosu tarafından sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamada, İsrail’in gerçekleştirdiği müdahalenin uluslararası hukuk, savaş hukuku ve insan haklarına aykırı olduğu vurgulandı.

“İnsanlık onurunu hiçe sayan bir eylemle karşı karşıyayız”

Açıklamada, “Uluslararası kamuoyunun gözü önünde süregelen Gazze ablukası, bugün bir kez daha insan haklarını, uluslararası hukuku, savaş hukukunu ve insanlık onurunu hiçe sayan bir eylemle karşımıza çıkmıştır. Gazze’ye insani yardım ulaştırmak isteyen 12 kişinin ‘Madleen’ adlı sivil yardım gemisiyle bölgeye ulaşmak üzereyken İsrail güçleri tarafından alıkonması ve gözaltına alınması, açıkça hukuk dışı, keyfi ve orantısız bir uygulamadır” ifadelerine yer verildi.

“İsrail, insan onurunu ve insani yardım hakkını hedef almıştır”

Van Barosu, insani yardım faaliyetlerinin uluslararası hukuk ve evrensel insan hakları ilkeleri tarafından korunduğunu hatırlatarak şu ifadelere yer verdi:

“Sivil halkın temel ihtiyaçlarına erişimini sağlamak amacıyla yapılan insani yardım faaliyetleri, uluslararası hukukun, savaş hukukunun ve insan hakları normlarının koruması altındadır. Bu tür yardımları engellemek ve barışçıl sivil aktivistleri zorla alıkoymak, hem insan hakları hukukunun hem de deniz hukukunun ağır ihlalidir. Aynı zamanda insanlık onurunun açıkça zedelenmesidir.”

Açıklamada, Gazze halkının uzun süredir abluka, bombardıman ve insani krizle mücadele ettiğine dikkat çekilerek, dünyanın dört bir yanından gelen insani yardım girişimlerinin önemine vurgu yapıldı.

“Aktivistler derhal ve koşulsuz serbest bırakılmalı”

Van Barosu, açıklamasının sonunda şu talepleri kamuoyu ile paylaştı:

Alıkonulan tüm aktivistlerin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması,

İsrail’in uluslararası hukuka, savaş hukukuna ve insan haklarına aykırı uygulamalarına son vermesi,

Uluslararası toplum, sivil toplum kuruluşları ve ilgili devletlerin bu hukuksuzluğa karşı açık ve etkili bir tavır alması.

Açıklamada ayrıca, barış, adalet ve insan haklarının evrenselliği adına çağrıda bulunularak, kamuoyunun duyarlılığına dikkat çekildi.