Adres: Van! Bu memleketin sakinleri ne zaman tercihlerini gözden geçirip bireysel yaklaşımlarını göz ardı ederse, o zaman belki bir ihtimal bu şehir markalaşma anlamında kısmen de olsa yol alır.
En azında zır zibidi ile uğraşmak zorunda kalmayız!
Önceki gün Zahir Kandaşoğlu’nun haklı bir paylaşımı vardı sosyal medyada!
Ama eleştiri desem eleştiri değil, nasihat desem nasihat değil!
Sektör ismi vermeden, ne kebap yansın ne şiş düşüncesiyle yiyecek, içecek sektörünü eleştirmiş. Olurda; kendisine tepki geleceğini düşünerek, “ben elçiyim” deyip topu yine millete atmış. Demek istediği şu “siz millete yontulmamış kazıklar atıyosunuz ama şikayeti bana geliyor” siteminde bulunmuş!
Hayır!
Öyle sakına sakına eleştirmek olamaz. Hele siz bu memleketin oda başkanlığını yapmış, vekil adayı olmuş, siyaset ve bürokrasi alanında at koşturmuşsanız öyle üstü kapalı eleştirilerde bulunamazsınız!
Tecrübenizin ayıbı olur kaçamak eleştiri!
Açık açık ve net bir şekilde sözünüzü esirgemeden kimin ne halt ettiğini belirtmek zorundasınız!
Millet bunun için sizi söz sahibi kılıyor, yetkilendiriyor.
Tıpkı odayı kaptırdığınız Necdet Takva ile yarışınızda ağzınıza ne geldiyse ne söylediyseniz bu gün de ahlak değerlerini yerlerde süründüren yeme içme sektörüne de öyle ateşli çıkacaksınız. Bu memleket sakinlerinin hakkını, odayı kaybettiğiz rakibe ateş püsküdüğünüz gibi savunacaksınız.
Yoksa samimiyetinizde şüphe kaçınılmaz olur.
Haksız mıyım?
Evet Zahir Başkan; Müsaade buyurursanız, elçisi olduğunuz ama kan parasına dönen yeme içme sektörünü birlikte değerlendirelim! Kimin haklı kimin haksız olduğuna bilikte karar verelim!
Van’da en kötü yerin kirası; Bu eğer bir ara sokak ise yani saat 17:00 de esnaf kepenk indiriyorsa, kirası 25 bin TL!
Eğer işlek ara sokak ise ve akşam 19:00 saatlerine kadar hareketlilik varsa burada kira 35 bin TL
Cadde girişli sokak ise ve hareketlilik 21:00 sularına kadar devam ediyorsa burada kira 45 bin TL
Caddelerde kiralar ne kadar dersiniz?
Mesela bizim İskele, Cumhuriyet, Maraş caddelerinde en kötü kira 150 binden başlayıp 400 -500 bin TL’yi rahatlıkla geçiyor.
Mesela bakın cambazlık burada!
İki aşamalı kira kontratı yer alıyor. Kiralayan ve kiraya alan arasında ilk kontrat, gerçek rakamdan oluşuyor. İkinci kontrat, düşük belirtilen ve maliyeye bildirilen kontrattan oluşuyor. Yani sembolik rakamlardan oluşuyor ki bu da vergiden kaçmak için oluyor genelde!
Sizi temin ederim durum aynen bu.
Şimdi gelelim sizin de bir çocuğun başını okşar gibi eleştirdiğiniz ama sözünüzü sakındığınız yeme içme sektörüne!
Gariban işi ile devam edelim!
Bir tavuk dürüm 100 TL, ayranı, kolasını dahil ettiğimizde 150 TL
Bir et dürüm 160 TL, kola, ayran dahil 220 TL
Bir porsiyon kebap 350 TL, bir porsiyon tavuk döner 180 -200 TL
Yemek sektöründe alt tabaka fiyatlar böyle!
Cadde ve biraz daha şehrin ana arterlerinde ortalama ortaya çıkan fiyatlara baktığımızda;
Bir porsiyon kebap, et döner 500 – 650 TL, Bir porsiyon tavuk döner 300 TL
Dürüm 140 – 160 TL
Peki kafelerde çay kahve vb. içeçekler ne kadar dersiniz?
Sözünü ettiğimiz anaarter caddelerde bir bardak çay 50-75 TL
Bir fincan kahve 150 ile 200 TL
Bakın en basit haliyle yiyecek içecek sektöründe fiyat tablosu bu!
Manava kasaba doğru ilerleyelim!
Manavda domates, biber, patlıcan, salatalık fiyatları ortalama 40 TL iken bu durum pazarda veya seyyar satıcılarda 5 kilo 100 TL’ye kadar ciddi bir farklılık oluşturuyor.
Kasaplara girdiğimizde bizi bekleyen fiyatlar nedir biliyor musunuz?
En lüks kırmızı etin kilosu 650 TL’yi geçmiyor
En lüks Tavuk etinin kilosu 170 TL’yi geçmiyor.
Peki yukarıda belirttiğimiz bu rakamların işçiliğini yapan personelin aylık maaşını biliyor musunuz?
Muhtemelen hayır!
Öncelikle; Bilmenizi isterim ki Van’da personelin işe giriş saati belli. Ama çıkış saati maalesef belli değil. Örneğin; Sabah saat 8:00’de iş başı yapan personel akşam 20:00, 21:00’den önce çıkamıyor iş yerinden. Haftata bir olan iznini de yalvar yakar alıyor.
Peki belirlenen asgari tutardaki maaş, sigorta, yol ücretleri veya yemek ücretlerini alabiliyorlar mı?
Mesela yıllık izinleri var mı dersiniz?
Hayır!
Hadi diğer kısma geçelim
Bir deri, bir kemik kalmış ve patronları ziyadesiyle ihya eden bu emekçi insanların aldıkları maaş nedir biliyor musunuz?
Söyliyeyim!
Maksimum 20 bin TL! Evet Maksimum 20 bin. Kız çocukları 12 bin TL’ye çalıştırılıyor.
Nitelikli ise 28 bin ile 35 bin alıyor. Tabi bu rakamları alanlar işin ustaları ehli!
Evlisi, bekarı, kadını, genci, Van’da üstü kapalı eleştirdiğiniz bu sektörlerde bu paralara çalışıyor kan ter içinde.
Tüm bu saydıklarımı teğet geçmeden; kirada olduklarını, çocuk okuttuklarını, yol masraflarını düşünün modern köleliğin vücut bulmuş halini göreceksiniz!
Hak yiyip, Cuma namazı kılanların, demokrasi diyenlerin adaletidir bu reva görülenler. En amiyane tabirle, ifade edeceksek; at izinin it izine karıştığı bir hal bu ihlaller…
Bu konu da sizi aydınlattığıma inanıyorum başkan…
Son olarak yukardaki örneklere bir tane daha vereyim!
Hatırlayın!
Van’da oteller de böyleydi.
Önceki senelerde, turizmin başkenti Antalya’da havuzlu lüks otellerin gecelik konaklaması 1500 iken Van’da 5 bin TL’ye çıkmıştı fiyatlar. Her şey İranlı turiste kat be katı olunca ne oldu?
Fiyasko oldu!
Tanıtıma verilen onca emek kendini bilmez otelci esnafı yüzünden heder oldu!
Şimdi kısmi İranlılar var onlarda haftalık kiralık evlere geçiyor!
Ucuz fiyatlarla…
Herkesin bodoslama girdiği iş zıvanadan çıktı. Yaptıkları ile kaldılar yatırımlarını doymak bilmeyen hırslarına kurban ettiler.
Şimdi İranlı var mı? Yok!
İranlı nerde?
Tacikistan’da Erbilde, Azerbaycan’da, Dubai’de, Gürcistan’da!
Daha konforlu, daha gelişmiş ülkelerin lüks şehirlerinde ve ucuz tatillerini gönlünce yapıyorlar.
Taciz yok, kazıklanmak yok kafalar mis….
Ne diyorum biliyor musunuz Sevgili başkan?
Ahlaksızlık o kadar pik yaptı ki, içinden çıkılmaz bir hal aldı. Ahlaki çürümüşlükle karşı karşıyayız! Hepimiz bir diğerine yontulmamış kazık atmayı artık sıradan görüyoruz.
Siz başta olmak üzere, Necdet Takva, Faruk Alpaslan Mehmet Emin Tuğrul, İsa Berge ve adını sayamadığım diğer STK, sendika başkanları, barosu, kamu bürokratları biribirinizle makamlar için kavga ettiğiniz kadar memleket sorunları için çaba sarfetseydiniz, bu şehrin çirkinliğini uzun uzun yazmazdım!
Van’ın bir marka siyasetçisi bürokratı seçilmişi yoksa bu ayıp hepinize yeter.
Övünmelisiniz! Bu tamamen sizin eseriniz. Dürüst değilsiniz, ama hiçbiriniz!
Uğruna mücadele ettiğiniz makamlar için samimi iken kentin bu küçük sorunlarını üstü kapalı dile getirmenizi samimi bulmuyorum!